Muradiye Forum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Aşağa gitmek
ebrar
ebrar

Lohusalık 810
Kadın Koç
Horoz
Mesaj Sayısı : 388
Doğum tarihi : 29/03/69
Yaş : 55
Nerden : türkiye
Bilgi :
Muradiye Forum Bilgi Paylaşım PlatformuRep Gücü : 0
Rep Puan : 0
Kayıt tarihi : 09/02/09
http://www.kadinca.hareketforum.com

Lohusalık Empty Lohusalık

Perş. Şub. 26, 2009 5:32 pm
Lohusalık; doğumdan sonraki 6 hafta
(42 gün) sonunda gebeliğin kadında yarattığı fizyolojik ve psikolojik
değişimlerin gebelik önceki haline dönmesidir. Bu süreç her organ ve sistem için
farklı zamanlar alır.

Halk arasında "lohusanın mezarı 40 gün açık kalır"
sözü yaygın olarak kullanılır. Bu söz bir yerde gerçekleri yansıtmaktadır. Çünkü
doğum ve lohusalık döneminde ortaya çıkan hastalıklar hayatı tehdit edici
boyutlarda olabilir.

Çok erken lohusalık doğumdan sonraki ilk 24 saati,
erken lohusalık ilk 1 haftayı, geç lohusalık da geri kalan süreyi temsil eder.
Üreme organları 6 haftada normal haline döner ve emzirmeyen annelerin büyük bir
kısmı bu dönem sonunda adet görmeye başlar. Emzirenlerde ise adetlerin normale
dönmesi 6 ayı bulabilir, hatta bu süreyi bir miktar daha aşabilir.

Doğum
sonrası belirgin olarak fark edilebilen ilk değişiklik rahmin eski haline
dönmesi yani küçülmesidir (involusyon).

Rahim (Uterus) involüsyonu

Rahim involüsyonu; rahimin doğumdan sonra gebelik öncesi durumuna dönmesine
verilen isimdir.

Gebelik süresince rahim ağırlık olarak yaklaşık 20 kat
büyür, ancak doğumdan sonra hızla küçülmeye başlar. Bebek doğduktan hemen sonra
yaklaşık 20. gebelik haftasında olduğu boyuta iner. Bu evrede ağırlığı yaklaşık
1 kg kadardır. Birinci haftanın sonunda 12. gebelik haftasındaki büyüklüğüne
dönen rahimin hacmi 6 hafta sonunda gebelik öncesi büyüklüğündedir.


Vücudumuzda ağırlık ve hacmi bu kadar çok büyüyüp sonrasında küçülen
ikinci bir organımız bulunmamaktadır. Uterusun bu özelliği bilim dünyasını
günümüzde dahi şaşkınlığa uğratmaya devam etmekte ve halen bilimsel yönden tam
olarak açıklanamamaktadır.

Doğumdan hemen sonra rahim kasılmalarının gücü
doğum sırasındaki güçlerden çok daha fazladır. Bunlara “takip eden ağrılar
(afterpains)” adı verilir. Bu ağrılar 2-3 gün kadar devam edebilir. Daha önce
doğum yapmışlarda (multiparlarda) daha fazla hissedilir. İlk 12 saatte
sıklıkları daha fazladır, bu saatten sonra gerek sıklığı gerekse şiddeti giderek
azalır.

Özellikle lohusanın bebeğini emzirmesi sırasında, uyarıyla
beyinden salgılanan “oksitosin” hormonuna bağlı olarak rahim kasılması sonucu
kasık ve karın bölgelerinde ağrılar hissedilebilir.

Doğumda plasentanın
ayrılmasından hemen sonra, plasentanın uterusa yapıştığı alan yarı yarıya
küçülür. Bu küçülme sayesinde açıkta olan damar uçları kapanır ve kanama azalır.
Rahmin içini döşeyen ve "endometrium" adı verilen zar tabakasının normale
dönmesi 3 haftayı bulurken plasentanın yerleştiği alan 6 haftada iyileşir.
İyileşmenin tam olamadığı durumlarda ise kanamalar görülebilir.

Doğum
sonrası vajinal akıntılar (Löşi, Lochia)
Doğumdan sonra rahim içinden gelen
akıntıya "Löşi (lochia)" adı verilir. İlk gelen taze kırmızı kan "löşi rubra"
olarak adlandırılır. Bu sıvının içinde kan ve doku parçacıkları bulunur. Birkaç
gün içinde miktarı azalır, rengi açılır ve yani "löşi seroza" ya dönüşür. 2.
haftadan sonra ise daha koyu kıvamlı ve açık renkli "löşi alba" gelmeye başlar.
Doğumdan yaklaşık 4 hafta sonra bu tüm bu vajinal akıntılar kesilir.


Löşi içeriği açısından enfeksiyona çok müsait bir ortamdır. Bu nedenle
hijyene çok dikkat edilmelidir.

Doğum sonrası serviks (rahim ağzı),
vajen ve diğer değişiklikler
Doğum esnasında 10 cm açılan ve tamamen incelip
kağıt gibi olan serviks (rahim ağzı) açıklığı bir hafta sonunda yaklaşık 1 cm'ye
iner. Rahim ağzı normal doğum yapmışlarda artık yuvarlak değil yassı bir görünüm
alarak doğum yapmayanlardan ayrılır. Serviksin tamamen iyileşmesi yine 6
haftalık bir zaman alır.

Doğum sırasında çok fazla zorlanan ve esneyen
vajina dokusu yavaş yavaş iyileşmeye başlar ve 3 hafta bitiminde son halini
alır, ancak asla doğum yapmadan önceki gerginliğine gelemez.

Gebelik
boyunca genişleyen ve esneyen karın kasları ve pelvik kaslar 6 hafta sonra
toparlanır ve bu dönemden sonra egzersiz önerilir. Dolaşım, boşaltım, endokrin
gibi diğer sistemlerde olan değişiklikler de 6 hafta sonunda normal haline
döner.

LOHUSALIK PROBLEMLERİ

Doğumdan hemen sonra ciddi ve ani
problemler görülebilir. Bu yüzden lohusa en az 24 saat gözlem altında
tutulmalıdır. Sık aralıklarla tansiyon ölçümleri yapılmalı, kanama kontrol
edilmelidir.

Kanama
Erken lohusalığın en önemli komplikasyonu
kanamadır. Normal doğumdan sonra 500 mililitreden fazla kanama olması anormal
olarak kabul edilir. En önemli ve ciddi nedeni "atoni"dir.

Atoni
doğumdan sonra rahmin kasılmaması ve dolayısı ile açıkta olan damarların
kapanamamasıdır. Son derece acil ve hayatı tehdit eden bir durum olup, çok kısa
zamanda aşırı miktarda kanama ile karakterizedir.

Uygun ortamlarda
yapılmayan doğumlarda, atoni gelişirse ve acil ameliyat şartları yoksa anne
kaybedilebilir. Bu nedenle evde yapılan doğumlar son derece risklidir.


Tedavide önce elle rahim masajı yapılır ve damar yolu ile rahim
kasılmasını sağlayan ilaçlar verilir. Eğer tedavi sonuç vermez ise acil bir
operasyon gerekebilir.

Emboli
Anne hayatını tehdit eden başka bir
durumda amniyon mayii embolisidir. Burada bebeğin amniyon sıvısı annenin kan
dolaşımına geçerek akciğerler, beyin gibi organlara giden damarlarda tıkanıklığa
yol açar. Anne çok kısa bir sürede hayatını yitirir.

Maalesef tanı ve
tedavisi çok güçtür. Modern obstetrideki en önemli anne ölüm nedeni amniyon
mayii embolisidir.

Enfeksiyonlar
"Lohusalık humması" olarak
adlandırılan durum doğumdan sonraki ilk 24 saatten sonra ortaya çıkan ve yüksek
ateşle seyreden bir durumudur. En sık nedenler üreme, idrar yolları ve memelerin
enfeksiyonudur. Doğum eyleminin uzaması, zarların erken açılması gibi durumlar
enfeksiyon riskini arttırır.

En sık görülen enfeksiyon rahim içinin
iltihaplanmasıdır ("endometrit"). Genelde 3. gün ortaya çıkar ve ateş 40
dereceye kadar yükselebilir. Löşi oldukça kötü kokuludur. Olay karın boşluğuna
kadar yayılabilir ("peritonit").

Muayenede rahim oldukça hassas ve
ağrılıdır. Enfeksiyonun kan yolu ile yayılması meydana gelir ise hayatı tehdit
eder.

Tedavide yatak istirahati, sıvı desteği ve uygun antibiyotik
kullanımı önerilir.

İdrar yolları enfeksiyonu
% 5 vakada ise idrar
yaparken yanma, kasık ve bel ağrıları, yüksek ateş şikayetlerinin eşlik ettiği
idrar yolu enfeksiyonu (İYE) ortaya çıkabilir. Genelde 2. veya 3. günde belirti
verir.

Vajinada olan yaralanmalar İYE riskini arttırır. Tedavide uygun
antibiyotikler önerilir.

Gebelik öncesi var olan her türlü sistemik
hastalık lohusalık döneminden olumsuz yönde etkilenebilir. Bu nedenle
lohusalıkta son derece dikkatli olunmalıdır.


PERİNE BAKIMI
NEDİR?
Normal doğum esnasında bölgede kontrolsüz yırtıkların olmaması için
doktor tarafından bir kesi yapılır. Bu kesiye "epizyotomi" adı verilir.


"Perine bölgesi" denildiğinde ise vajina girişi ile makat arasında kalan
bölge anlaşılır. Doğum esnasında ve doğumdan sonra büyük öneme sahiptir.


Doğum sonrası perine bakımı, epizyotomi alanının daha kolay iyileşmesi
ve enfeksiyon kapmaması için yapılması gerekenlerin tümünü kapsar. Bakım
yaklaşık 1-3 hafta sürer.

Perinede problem belirtileri
Perinede en sık
karşılaşılan problem ağrı ve şişliktir. Doğum sırasında bebeğin başının
sıkıştırması nedeni ile perine ve vajen etrafında ödem olur. Yine doğum
esnasında epizyotomi (vajene kesi) yapılmış olsa bile vajinada fark edilmeyen
yırtıklar veya sıyrıklar oluşmuş olabilir. Bu yırtıklar farkedilip
dikilmediğinde kanayabilir veya enfeksiyon kapabilir.

Eğer kanamalar
dışarıya olmaz ve doku aralığında birikirse vajinada dolgunluk hissi ile beraber
şiddetli bir ağrı olabilir. Bu durumda bir "hematom" dan (içe kanama)
şüphelenilir.

Yine doğum sırasında ıkınmalara bağlı olarak makat
etrafında hemoroidler oluşabilir. Bu hemoroidler otururken ağrıya neden olabilir
hatta bazen kanayabilir. Oturma banyoları ve ilaç tedavilerine cevap vermeyen
hemoroidlerde cerrahi tedavi gerekebilir.

Perine Bakımında Yapılması
Gerekenler
Doğumdan sonra ağrı ve kanamayı azaltmak için perine bölgesine buz
tatbiki veya oturma banyoları zaman zaman önerilmektedir. Ağrı için doktorunuzun
yazdığı ağrı kesici hapları kullanabilirsiniz. Kabızlık veya hemoroid
problemleriniz varsa zorlanmayı önlemek için gaita yumuşatıcı ilaçları
kullanabilirsiniz.

Bölgeyi temizlemek için sadece temiz su yeterli
olmakla birlikte çoğu zaman antiseptik maddeler içeren solüsyonlar önerilir.
Ayrıca akıntı ve kanamalar için günlük ped kullanılması hijyen açısından
önemlidir.

Doğum sonrası normalden fazla ve pıhtılı taze kanama olursa
mutlaka doktorunuza haber verin.

Ayrıca şu önlemleri alın:
Perine
bölgenizi mümkün olduğunca kuru tutmaya özen gösteriniz. Hijyenik pedlerinizi
sık olarak değiştirin.
Vajinal akıntı ile kanamanızın durumunu arada bir
kontrol ediniz. Bu bölgede aşırı ağrı veya gerginlik hissi durumunda mutlaka
doktorunuza danışın.
Tuvalet sonrası en az iki dakika temiz su veya tercihen
antiseptikli solüsyon (savlon veya iyotlu solusyonlar gibi) ile temizlik
yapınız. Bu esnada temizliği arkadan öne doğru değil önden arkaya doğru yapmaya
dikkat ediniz. Tuvaletlerinizde bu bölgenin gaita ile bulaşmasını
önleyiniz.
Evinizde yeterli miktarda hijyenik ped, temizlik malzemesi ve ağrı
kesiciler bulundurunuz.
Bu bölgeye uygulanan "buz kalıpları" ödem veya küçük
hematomlara bağlı ağrıları azaltabilir. Buz kalıpları hazılamak için bir
eldivenin içine su konulup buz dolabının buzluk kısmında dondurulur. Daha sonra
oluşan bu kalıplar yumuşak bir bezle sarılır ve perine bölgesine tatbik edilir.
Uygulama 48 saatte bir 20 dakika şeklinde önerilmektedir.
Perine bölgesine
ılık veya sıcak su oturma banyoları önerilmemektedir.

Eğer kanamanızın
miktarı fazlalaşıyorsa (örneğin 2 saatte 1 pedden fazla kirletiyorsanız),
kanamanız kırmızı renk alıyorsa, kötü bir koku belirirse, ateşiniz yükselirse,
karında ağrı ortaya çıkarsa hemen doktorunuzu arayın.

LOHUSALIKTA DİĞER
ÇÖZÜMLER
Gebelikte olduğu gibi lohusalıkta da bazı konulara dikkat
edilmelidir. Günümüzde normal doğumdan sonra 24 saat sezaryenden sonra ise 48
saat hastanede kalmak yeterlidir.

Doğum sonrası eve giden anne doğum
şekli ne olursa olsun mümkün olduğunca dinlenmelidir. Ancak bu dinlenme sürekli
yatma şeklinde olmamalıdır.

Ev içerisinde dolaşmak, basit ev işleri
yapmak hem kişinin kendine olan güvenini arttırır hem de kan dolaşımını
destekler.

Doğum sonrası eve çıkan anne dilediği ve kendisine
dokunmadığını bildiği her şeyi yiyip içebilir. Protein içerikli gıdalar ile taze
meyve ve sebzeler özellikle önerilir. Süt veren annelerin günde ortalama
2600-2800 kalori almaları önerilir.

Bebek dünyaya geldikten sonra barsak
hareketlerinde yavaşlama ve kabızlık olabilir. Bu nedenle dışkıyı yumuşatan
lifli gıdalar ve bol sıvı alınması kabızlığı önlemek açısından yararlıdır.


Normal doğumdan sonra hemen sezaryen sonrası ise 3. günden itibaren
ayakta duş şeklinde banyo yapılabilir. Banyo esnasında zorlanmadıkça vajinaya su
kaçmaz. Vajinanın yıkanması ise sakıncalıdır.

Normal doğum sırasında
açılıp dikilen “epizyotomi (epizyo)” genelde -doktor solak olmadığı sürece-
vajenin sağ tarafında olur. Otururken ve yatarken sağ tarafa ağırlık vermemek
gereklidir.

Doğum sonrası karın kaslarını güçlendirmek için egzersiz
önerilir ancak egzersizlere 6 hafta sonra başlanmalı ve kasları çok zorlayan
egzersizlerden kaçınılmalıdır.

Doğum sonrası cinsel arzularda bir süre
azalma olur. Bu azalma genel olarak psikolojik kökenlidir. Genelde istek 12.
haftadan sonra eski haline döner. Doğumdan sonra 20-25 gün sonra cinsel ilişki
olabilir. Emzirme döneminde yükselen "Prolaktin hormonu" (Süt hormonu) kadında
estrojen hormonunu baskılayarak vajende kuruluklara yol açabilir. Şikayetinizin
çok fazla olması durumunda doktorunuza muayeneye gitmelisiniz.
[/size]
Sayfa başına dön
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz