2 sayfadaki 2 sayfası • 1, 2
Geri: Favori ŞiirLerim
Ptsi Ocak 26, 2009 4:35 am
Zarımı Son Defa İçin Senin Atıyorum ..
Artık aldanmak istemiyorum. Beni sevgilerinin ölümsüzlüğüne inandır, korkulardan, şüphelerden kurtar. Hiç aldanmamışların o engin iç rahatlığına hasretim. Ayıkla, arıt beni... Bütün insanlar aldanıyormuş, sürekli bir aldanmaymış yaşamak... Ne çıkar? Ben artık aldanmak istemiyorum ya! Sen ona bak... Onun için seni erişemeyeceğin bir yere çıkarmayacağım, olduğun gibi seviyorum seni. Olmanı istediğim gibi değil... Hiç olamayacağın gibi değil... Neredeysen orada dur... Nasılsan öyle kal...
Bütün mevsimleri bir günde, bütün yılları bir mevsimde yaşamaya razıyım seninle. Yanımda olduğun zamanlar nasıl apaydınlık oluyorum, nasıl içim huzurla doluyor, görmüyor musun? Gözlerimin derinliğine bakma; başın dönmesin... Gelecek günleri düşünme, korkma büyük hazlar yaşamaktan. Erişemeyeceğin hiç bir mutluluk yok. "Yaşadım" diyemeyeceğin hiç bir günün olmayacak benimle...
Hiç aldatma beni, hiç yalan söyleme... Bir gün aldatsan bile; aldandığımı senden öğrenmeliyim önce. O zaman ölsem de mutlu ölürüm, inan... Biraz da olsa inanmış ölürüm...
Aldanmak...
En büyük yıkıntısı iç dünyamızın...
Aldanmak...
Ses veren üç telimizden birinin kopması...
Aldanmak...
O en son fakat en kesin kabullendiğimiz gerçek...
Sen hiç aldatma ne olur!..
Yıkılışım da sevgim kadar büyüktür benim. Bırak, kalbimden ses veren bütün teller ben yaşadıkça sana inanmayı söylesin. Sana kayıtsız, şartsız inanmak olsun; bütün kazancım yaşamaktan. O zaman her şeye katlanırım. Korkulardan, endişelerden uzakta her saniye yaşadığımı bilirim. Çaresizlikler beni korktumaz. Şu aşağılık dünyanın hiç bir acısı seni sevmeyi unutturamaz bana artık.
İnanmak; seni düşündükçe söylediğim bir şarkı olmalı dudaklarımda...
İnanmak; gökyüzünün en karanlık zamanında bile görebileceğim bir yıldız olmalı...
Dağlardan, denizlerden esen serin rüzgarlar gibi, senden gelen bir şey olmalı inanmak. Kimi gün kalem olmalı parmaklarımda, kimi gün kulağımda musuki, gözlerimde ışık olmalı. İçtiğim suda, yediğim ekmekte sana tüm inanmanın tadını duymalıyım. Her sabah ilk ışık, sana inanarak yaşayacağım mutlu bir gün getirmeli bana. İşte o zaman yokluğuna bile dayanabilirim, özlemlerim daha derin bir anlam kazanır. Seni beklerken şüphelerin o kahredici zehiri ile, geciktiğin her saniye bir defa ölmem.
Artık aldınmak istemiyorum. Seni aldatmak zevkinden sonuna kadar mahrum edeceğim. Beni aldatmanın acısını da, sevincini de hiç tattırmayacağım sana. Çünkü, aldattığın zaman; yemin ediyorum yeryüzünde olmayacağım. İnanmışlığım ölüme kadar sürsün, bırak...
Zarımı son defa senin için atıyorum!..
Artık aldanmak istemiyorum. Beni sevgilerinin ölümsüzlüğüne inandır, korkulardan, şüphelerden kurtar. Hiç aldanmamışların o engin iç rahatlığına hasretim. Ayıkla, arıt beni... Bütün insanlar aldanıyormuş, sürekli bir aldanmaymış yaşamak... Ne çıkar? Ben artık aldanmak istemiyorum ya! Sen ona bak... Onun için seni erişemeyeceğin bir yere çıkarmayacağım, olduğun gibi seviyorum seni. Olmanı istediğim gibi değil... Hiç olamayacağın gibi değil... Neredeysen orada dur... Nasılsan öyle kal...
Bütün mevsimleri bir günde, bütün yılları bir mevsimde yaşamaya razıyım seninle. Yanımda olduğun zamanlar nasıl apaydınlık oluyorum, nasıl içim huzurla doluyor, görmüyor musun? Gözlerimin derinliğine bakma; başın dönmesin... Gelecek günleri düşünme, korkma büyük hazlar yaşamaktan. Erişemeyeceğin hiç bir mutluluk yok. "Yaşadım" diyemeyeceğin hiç bir günün olmayacak benimle...
Hiç aldatma beni, hiç yalan söyleme... Bir gün aldatsan bile; aldandığımı senden öğrenmeliyim önce. O zaman ölsem de mutlu ölürüm, inan... Biraz da olsa inanmış ölürüm...
Aldanmak...
En büyük yıkıntısı iç dünyamızın...
Aldanmak...
Ses veren üç telimizden birinin kopması...
Aldanmak...
O en son fakat en kesin kabullendiğimiz gerçek...
Sen hiç aldatma ne olur!..
Yıkılışım da sevgim kadar büyüktür benim. Bırak, kalbimden ses veren bütün teller ben yaşadıkça sana inanmayı söylesin. Sana kayıtsız, şartsız inanmak olsun; bütün kazancım yaşamaktan. O zaman her şeye katlanırım. Korkulardan, endişelerden uzakta her saniye yaşadığımı bilirim. Çaresizlikler beni korktumaz. Şu aşağılık dünyanın hiç bir acısı seni sevmeyi unutturamaz bana artık.
İnanmak; seni düşündükçe söylediğim bir şarkı olmalı dudaklarımda...
İnanmak; gökyüzünün en karanlık zamanında bile görebileceğim bir yıldız olmalı...
Dağlardan, denizlerden esen serin rüzgarlar gibi, senden gelen bir şey olmalı inanmak. Kimi gün kalem olmalı parmaklarımda, kimi gün kulağımda musuki, gözlerimde ışık olmalı. İçtiğim suda, yediğim ekmekte sana tüm inanmanın tadını duymalıyım. Her sabah ilk ışık, sana inanarak yaşayacağım mutlu bir gün getirmeli bana. İşte o zaman yokluğuna bile dayanabilirim, özlemlerim daha derin bir anlam kazanır. Seni beklerken şüphelerin o kahredici zehiri ile, geciktiğin her saniye bir defa ölmem.
Artık aldınmak istemiyorum. Seni aldatmak zevkinden sonuna kadar mahrum edeceğim. Beni aldatmanın acısını da, sevincini de hiç tattırmayacağım sana. Çünkü, aldattığın zaman; yemin ediyorum yeryüzünde olmayacağım. İnanmışlığım ölüme kadar sürsün, bırak...
Zarımı son defa senin için atıyorum!..
Geri: Favori ŞiirLerim
Ptsi Ocak 26, 2009 4:35 am
DiYeBiLSeYDim
Anladım diyemem ki ! Suçluyum.
Belki ben anlatamadım sana kendimi
Tutuştum, yandım da yokluğunda her gece
Yine gözyaşlarımla söndürdüm kalbimi.
Her gün her dakika seni özlerdim
Bitmezdi kederim senin yanında bile
Susardım, gözlerime baktığın zaman
Mermer bir heykelin çaresizliğiyle
Oysa neler düşünürdüm sen yokken
Sana kavuşunca neler söylemek isterdim
Dakikalar bir ışık hızıyla geçerdi
Ayrılık başlayınca ben biterdim.
En kötüsü beni koyup gitmendi
O, öyle bir yalnızlıktı anlatılmaz
Hep yarım kalmış heyecanlar hazlar içinde
Biterdi bir kış, geçerdi bir yaz.
Ve nice yıllar kovalardı birbirini
Gözlerimde gitgide büyürdü mesafeler
Bütün teselliler uzaklarda kalırdı
Bütün çiçekleriyle solardı bahçeler
Ne olurdu saadetlerin en büyüğü
İşte ellerimde al, diyebilseydim
Anlardın ve hiç gitmezdin, değil mi?
Bir gün duyduğum gibi kal diyebilseydim.
Ümit Yaşar Oğuzcan
Anladım diyemem ki ! Suçluyum.
Belki ben anlatamadım sana kendimi
Tutuştum, yandım da yokluğunda her gece
Yine gözyaşlarımla söndürdüm kalbimi.
Her gün her dakika seni özlerdim
Bitmezdi kederim senin yanında bile
Susardım, gözlerime baktığın zaman
Mermer bir heykelin çaresizliğiyle
Oysa neler düşünürdüm sen yokken
Sana kavuşunca neler söylemek isterdim
Dakikalar bir ışık hızıyla geçerdi
Ayrılık başlayınca ben biterdim.
En kötüsü beni koyup gitmendi
O, öyle bir yalnızlıktı anlatılmaz
Hep yarım kalmış heyecanlar hazlar içinde
Biterdi bir kış, geçerdi bir yaz.
Ve nice yıllar kovalardı birbirini
Gözlerimde gitgide büyürdü mesafeler
Bütün teselliler uzaklarda kalırdı
Bütün çiçekleriyle solardı bahçeler
Ne olurdu saadetlerin en büyüğü
İşte ellerimde al, diyebilseydim
Anlardın ve hiç gitmezdin, değil mi?
Bir gün duyduğum gibi kal diyebilseydim.
Ümit Yaşar Oğuzcan
Geri: Favori ŞiirLerim
Ptsi Ocak 26, 2009 4:36 am
BİR AYRILIĞIN ANATOMİSİ
"İnsanların birbirini tanıması için en iyi zaman, ayrılmalarına en yakın zamandır", der Dostoyevski...
Veda acısı, kabuğunu soyar insanın; yıldızını kazıyıp çırılçıplak ortaya serer.
Birlikteliğin örttüğü tüm kusurları ayrılık sergiler.
Bir ayrılık arifesinde helalleşilir ve o an hakiki tabiatlarıyla yüzleşilir.
"Ölene kadar" diye söz verilmiştir, ama "ölüm yolunda" başka tercihler belirmiştir.
Kararsız prensesin vicdanı azap çekerken 7 cücelerin somurtkanı "aklını başına al" diye fısıldar kulağına; haytası ise "kalbinin sesini dinle" diye cekiştirir eteğinden.
Hep hayran bakan gözlere, hatalar takılmaya başlar.
"Ama"yla biter alelade iltifat cümleleri: "Sen iyi bir insansın, ama arkadaşlarin kötü", "Seni seviyorum, ama bu ilişkide mutlu değilim", "Ben başka türlü bir beraberlik düşlemiştim" vs..vs..
Sonra gelsin uykusuz geceler... bir türlü karar verememeler... Ruhen gidip gelmeler... "Hele biraz daha zaman geçsin" diye nikah ertelemeler...
Birlikteymiş gibi yaparken, sevecek başka yüzler, yüzecek başka denizler kollamalar..
"Aslında bütün bunlar bizim iyiliğimiz için"e kendini kandırmalar.
Sonrası hep aynı:
Bekleyenin "Hani sonbaharda buluşacaktık. Hazan geldi geçti, sen gelmez oldun" sızlanmaları...
Bekleyenin "Geliyorum az kaldı" oyalamaları...
Bittiğini bile bile işi uzatmalar; söyleyemedikçe hepten batağa saplanmalar... Terke makul bir gerekçe ararken hepten çarşafa dolanmalar... Veda konuşmasında süslü iltifat cümlelerinin arasına, o cümleleri
hiçleştiren mayınlar serpiştirmeler...
Üzgün görünmeler... bağış dilenmeler... "...ama kaçınılmazdı" demeler...
"Sözünden caydın" yakınmalarını "Sen de eski sen değilsin. Degişmişsin" diye göğüslemeler...
...asıl kendinin değiştiğini bilmezden gelmeler...
Ve son sahne:
Terk edenin o mahçup "Gönlüm başkasında" itirafına karşılık terk edilenin kırık çalımı:
"uğurlar olsun! Ben yoluma devam ediyorum".
İhanetler hep böyledir: İlki, bir yenisine gebedir; ikincisi daha az acı verir.
Ondan sonra dur durak yoktur: Güvenilmez aşık, sevdikçe kıran, gezdikçe ardında bir kırık kalpler mezarlığı bırakan bir dervişe döner.
Artık acılara hapsolmuştur: Buluşmak istedikçe ayrılacak, birleşmeye çalıştıkça parçalanacak, sonunda terk ettiklerinin "ah"ı tutup terk edildiğinde mukadder yalnızlığına kapanacaktır.
Can Dündar
"İnsanların birbirini tanıması için en iyi zaman, ayrılmalarına en yakın zamandır", der Dostoyevski...
Veda acısı, kabuğunu soyar insanın; yıldızını kazıyıp çırılçıplak ortaya serer.
Birlikteliğin örttüğü tüm kusurları ayrılık sergiler.
Bir ayrılık arifesinde helalleşilir ve o an hakiki tabiatlarıyla yüzleşilir.
"Ölene kadar" diye söz verilmiştir, ama "ölüm yolunda" başka tercihler belirmiştir.
Kararsız prensesin vicdanı azap çekerken 7 cücelerin somurtkanı "aklını başına al" diye fısıldar kulağına; haytası ise "kalbinin sesini dinle" diye cekiştirir eteğinden.
Hep hayran bakan gözlere, hatalar takılmaya başlar.
"Ama"yla biter alelade iltifat cümleleri: "Sen iyi bir insansın, ama arkadaşlarin kötü", "Seni seviyorum, ama bu ilişkide mutlu değilim", "Ben başka türlü bir beraberlik düşlemiştim" vs..vs..
Sonra gelsin uykusuz geceler... bir türlü karar verememeler... Ruhen gidip gelmeler... "Hele biraz daha zaman geçsin" diye nikah ertelemeler...
Birlikteymiş gibi yaparken, sevecek başka yüzler, yüzecek başka denizler kollamalar..
"Aslında bütün bunlar bizim iyiliğimiz için"e kendini kandırmalar.
Sonrası hep aynı:
Bekleyenin "Hani sonbaharda buluşacaktık. Hazan geldi geçti, sen gelmez oldun" sızlanmaları...
Bekleyenin "Geliyorum az kaldı" oyalamaları...
Bittiğini bile bile işi uzatmalar; söyleyemedikçe hepten batağa saplanmalar... Terke makul bir gerekçe ararken hepten çarşafa dolanmalar... Veda konuşmasında süslü iltifat cümlelerinin arasına, o cümleleri
hiçleştiren mayınlar serpiştirmeler...
Üzgün görünmeler... bağış dilenmeler... "...ama kaçınılmazdı" demeler...
"Sözünden caydın" yakınmalarını "Sen de eski sen değilsin. Degişmişsin" diye göğüslemeler...
...asıl kendinin değiştiğini bilmezden gelmeler...
Ve son sahne:
Terk edenin o mahçup "Gönlüm başkasında" itirafına karşılık terk edilenin kırık çalımı:
"uğurlar olsun! Ben yoluma devam ediyorum".
İhanetler hep böyledir: İlki, bir yenisine gebedir; ikincisi daha az acı verir.
Ondan sonra dur durak yoktur: Güvenilmez aşık, sevdikçe kıran, gezdikçe ardında bir kırık kalpler mezarlığı bırakan bir dervişe döner.
Artık acılara hapsolmuştur: Buluşmak istedikçe ayrılacak, birleşmeye çalıştıkça parçalanacak, sonunda terk ettiklerinin "ah"ı tutup terk edildiğinde mukadder yalnızlığına kapanacaktır.
Can Dündar
Geri: Favori ŞiirLerim
Ptsi Ocak 26, 2009 4:36 am
ADIN BATSIN
yüreğime bir gül çizdim kanlı yaş ile
yaktın beni küle döndüm dumana döndüm
nasıl edem nere gidem dertli baş ile
bilemedim teli kırık kemana döndüm
canım aldın, can evimden vurdun ya sende
küstüm sana, faydası yok, geri dönsen de
sende vefasız çıktın, sende hayırsız çıktın
sen de vicdansız çıktın adın batsın
zaman ola devran döne sen de çekesin
yitiresin umudunu heder olasın
aşka düşe kahrolasın candan bıkasın
ömrün boyu bir kez olsun gülmeyesin
sen ki beni rezil ettin yedi cihanda
yalan oldum talan oldum senin sayende
sende vefasız çıktın, sende hayırsız çıktın
sen de vicdansız çıktın adın batsın
beni özleyince bir nehir yatağını bulsun
kor düşsün dağlarına, ceylanlar suya insin
sesime bakıpta ağlıyorum sanma
seni özleyince böyle olsun birazda
ayrılıversin yaprak dalından
insan sevdiğinden ayrılıversin
kan damarımdan can pazarından
adam baharından ayrılıversin
dağda dört mevsim erimeyen kar varya
yokluğum öyle erimesin
sende vefasız çıktın, sende hayırsız çıktın
sen de vicdansız çıktın adın batsın
ibrahim sadri
yüreğime bir gül çizdim kanlı yaş ile
yaktın beni küle döndüm dumana döndüm
nasıl edem nere gidem dertli baş ile
bilemedim teli kırık kemana döndüm
canım aldın, can evimden vurdun ya sende
küstüm sana, faydası yok, geri dönsen de
sende vefasız çıktın, sende hayırsız çıktın
sen de vicdansız çıktın adın batsın
zaman ola devran döne sen de çekesin
yitiresin umudunu heder olasın
aşka düşe kahrolasın candan bıkasın
ömrün boyu bir kez olsun gülmeyesin
sen ki beni rezil ettin yedi cihanda
yalan oldum talan oldum senin sayende
sende vefasız çıktın, sende hayırsız çıktın
sen de vicdansız çıktın adın batsın
beni özleyince bir nehir yatağını bulsun
kor düşsün dağlarına, ceylanlar suya insin
sesime bakıpta ağlıyorum sanma
seni özleyince böyle olsun birazda
ayrılıversin yaprak dalından
insan sevdiğinden ayrılıversin
kan damarımdan can pazarından
adam baharından ayrılıversin
dağda dört mevsim erimeyen kar varya
yokluğum öyle erimesin
sende vefasız çıktın, sende hayırsız çıktın
sen de vicdansız çıktın adın batsın
ibrahim sadri
Geri: Favori ŞiirLerim
Ptsi Ocak 26, 2009 4:37 am
Ve son sahne:
Terk edenin o mahçup "Gönlüm başkasında" itirafına karşılık terk edilenin kırık çalımı:
"uğurlar olsun! Ben yoluma devam ediyorum".
İhanetler hep böyledir: İlki, bir yenisine gebedir; ikincisi daha az acı verir.
unrreal ellerıne saglık sana çok tşkl ederım harika
Terk edenin o mahçup "Gönlüm başkasında" itirafına karşılık terk edilenin kırık çalımı:
"uğurlar olsun! Ben yoluma devam ediyorum".
İhanetler hep böyledir: İlki, bir yenisine gebedir; ikincisi daha az acı verir.
unrreal ellerıne saglık sana çok tşkl ederım harika
Geri: Favori ŞiirLerim
Ptsi Ocak 26, 2009 4:38 am
Sözlerin Çok Acıtıyor
Ben seni severken de senden habersiz sevmiştim. Belki de kendimden bile habersiz...
Dünyaları etrafında döndürmek isteyen bir kalbi bilerek isteyemezdim. Kendimden ve senden habersiz;bir tane; olmuştun sen...
Öyle ya; Sen bir taneydin; Eşin benzerin yoktu yeryüzünde, Yoktu Sen Kadar Güzel Güleni, Sen BALımdın!
Yaşanmamış ve yaşamamış olsam bile Sen Özeldin... Aşk Özeldi.... Ama a$k bitti
Yağmurda Aşk Başkadır diyenlere gülüyordum ama bende yağmurda üşüyen ellerini severek başladım seni sevmeye...
Aralıktı... Bizim mahalleye hiç o kadar güzel yağmur yağmazdı...
Önce aldırmadım seninle güzelleşen herşeye...
Sonra tüm parfümeri dükkanlarını aşındırıp kokunu ararken anladım seni deliler gibi özlediğimi...
Ne kadar gerçeksen o kadar yalandın... Ve ben her seferinde en baştan başladım...
Yeniden bir sondayım ama bu kez yeniden başlayacak gücüm yok... Ben senden vazgeçmek istiyorum! ! ! ! Sen gittiğin günden beri senden vazgeçiyorum.....
Herkes gibi biri olmanı yada hiç kimse olmanı istiyorum...
Sesini duymak için telefonlara sarılmaktan vazgeçmek, ismini duyduğumda içimin titreyip, gözlerimin dolmasından kurtulmak istiyorum...
Senin benim için herhangi biri olman ne kadar zor bir bilsen...
Zaten kolay olan ne vardı ki benim için;
Sanki seni öldürmemle sevmem ararsında hiçbir fark yoktu...
Ve ben hep sevgim yüzünden cezalıydım...
Ben seni severken de senden habersiz sevmiştim. Belki de kendimden bile habersiz...
Dünyaları etrafında döndürmek isteyen bir kalbi bilerek isteyemezdim. Kendimden ve senden habersiz;bir tane; olmuştun sen...
Öyle ya; Sen bir taneydin; Eşin benzerin yoktu yeryüzünde, Yoktu Sen Kadar Güzel Güleni, Sen BALımdın!
Yaşanmamış ve yaşamamış olsam bile Sen Özeldin... Aşk Özeldi.... Ama a$k bitti
Yağmurda Aşk Başkadır diyenlere gülüyordum ama bende yağmurda üşüyen ellerini severek başladım seni sevmeye...
Aralıktı... Bizim mahalleye hiç o kadar güzel yağmur yağmazdı...
Önce aldırmadım seninle güzelleşen herşeye...
Sonra tüm parfümeri dükkanlarını aşındırıp kokunu ararken anladım seni deliler gibi özlediğimi...
Ne kadar gerçeksen o kadar yalandın... Ve ben her seferinde en baştan başladım...
Yeniden bir sondayım ama bu kez yeniden başlayacak gücüm yok... Ben senden vazgeçmek istiyorum! ! ! ! Sen gittiğin günden beri senden vazgeçiyorum.....
Herkes gibi biri olmanı yada hiç kimse olmanı istiyorum...
Sesini duymak için telefonlara sarılmaktan vazgeçmek, ismini duyduğumda içimin titreyip, gözlerimin dolmasından kurtulmak istiyorum...
Senin benim için herhangi biri olman ne kadar zor bir bilsen...
Zaten kolay olan ne vardı ki benim için;
Sanki seni öldürmemle sevmem ararsında hiçbir fark yoktu...
Ve ben hep sevgim yüzünden cezalıydım...
Geri: Favori ŞiirLerim
Ptsi Ocak 26, 2009 4:38 am
İşte bu yüzden imkansızlığına hep inandım!
Ben yalnız kalıp seni düşünmeyi deli gibi sever olduğumda, sen benim her şeyim olduğunda ben senin için hiç yoktum...
Bu yüzden yalnızlıklarım, ağlamalarım, özlemlerim canını hiç acıtmadı. Benim tarafımdan sevilmek belki de hayatında önemseyeceğin en son şeydi... Sen beni hiç sevmedin!
Ben Seni Seviyorum dediğimde Seni Seviyordum!
Ben Seni Özlüyorum dediğimde Seni Özlüyordum.
Ben Senin İçin Ölürüm Dediğimde ben senin özleminden zaten ölüyordum...
Ve Ben Şimdi Senin Hayatından Gidiyorum!
Ne zaman Aralık�ta bir yağmur yağsa, ben İstiklal�de ıslanıyor olacağım,
Ne zaman bir parfümeriye girsem hala kokunu arıyor olacağım,
Ne zaman bir havuz görsem, kenarında oturup seni bekliyor olacağım demiştim... Başaramadım...
Ben Kaybettim...
Sen Kazandın!
Artık sesimi duymayacaksın...İçİmDe Can ÇeKişLeRiNi DuYuYoRuM....
Sana sımsıkı sarılmak istiyordum, kokunu içime yıllarca bana yetecek kadar çekerek, sana sımsıkı sarılmak istiyordum.... Gelmedin!
Gelsen yapabilir miydim bilmiyorum...
Ben artık gidiyorum Bal�ım...
Eğer hayatından çekildiğimi hissedersen, bana sana geri dönmemem ve seni yeniden deliler gibi sevmemem için şans dile...
Ve Lütfen, Aralık�ta yağmur yağdığında bizim mahalleye gelme...
KALBİME GÖMERİM OZAMAN UNUTUPTA SİLERİM OZAMAN ALTTARAFI AŞK BUDA İŞTE VAZGEÇİLMEZMİSİN AMAN
SANANEKİ AĞLIYORSAM DELİ GİBİ İSTİYORSAM
HALA SENİ SEVİYORSAM SANANE NE ANLAMIYORSAN...
SAKLAMIŞSIN NEFRETİNİ GÖREMEDİM OLMAYINCA OLMUYOR SEN SİLEMEDİN..........
İÇİMDE CAN ÇEKİŞLERİNİ DUYUYORUM..SÖZLERİN ÇOK ACITIYOR
__________________
2 sayfadaki 2 sayfası • 1, 2
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz